ABD Yaptırımlar Rejiminin Hukuki Çerçevesi: OFAC Kara Listesinden Çıkma Yolları


ABD, Rusya-Ukrayna savaşıyla bağlantılı kişi veya şirketlerle ilgili yaptırım kararları alıyor. Yayınlanan yaptırım listelerinde Türk şirketleri veya Türk vatandaşları da bulunuyor. Yazımız, ABD’nin yaptırımlar rejiminin hukuki çerçevesini ele almakta ve OFAC’ın kara listesinden çıkma yollarını detaylı bir şekilde incelemektedir. OFAC yaptırım listesine girmiş bireyler, kurumlar veya şirketler için çıkış sürecinin aşamalarını ve önemli başvuru detaylarını vurgulamaktadır. Bu yazı, OFAC yaptırım listesinden çıkmak isteyenler için rehber niteliğinde, gereken adımları anlatarak doğru bilgilendirme sağlamaktadır. Ayrıca, OFAC’ın yaptırım listelerine girmemek için izlenmesi gereken en etkili stratejileri ve uyum süreçlerini vurgulamakla birlikte, bu süreçte hukuk büromuzun sunduğu özel hukuk hizmetlerinden yararlanabileceğinizi belirtmektedir. Yazı, OFAC yaptırımlarının önemini ve uyumunun gerekliliğini vurgulayarak, doğru hareket etmek için gerekli bilgi ve bilinç düzeyi oluşturmayı amaçlamaktadır.

ABD Yaptırım risk Türkiye Hukuk Bürosu Avukat Liste çıkarma kaldırma Rusya İran CAATSA OFAC SDN MASAK eğitim farkındalık itiraz yargı yolu

Şirketlere ABD Yaptırımları Hukuki Analizi

ABD Maliye Bakanlığı’na bağlı Yabancı Varlıkların Kontrolü Dairesi (OFAC), 14 Eylül 2023 tarihinde beş Türk şirketi ve bir Türk vatandaşını, Rusya’nın ambargoları delme ve Moskova’nın Ukrayna’ya karşı savaşına yardımcı olma suçlamalarıyla yaptırım kapsamına almıştı. Bu kararın hemen ardından 19 Eylül 2023 tarihinde bu kez İran’ın Rusya’ya İHA tedarikini yaygınlaştırmasına katkı sağlayama iddiasıyla yaptırım listesine Türkiye’den iki yeni şirket ismi eklendi. Önümüzdeki günlerde yaptırım kapsamına alınacak Türk şirketlerinin sayısında büyük artış bekleniyor.

Rusya’nın Ukrayna topraklarını işgalinden sonra, ABD Hazine Bakan Yardımcısı Wally Adayemo’nun da aralarında bulunduğu çok sayıda üst düzey ABD’li yetkili, Türk şirketlerinin Rusya’nın ambargoları delmesine yardımcı olmasının önlenmesi için Türkiye’ye ziyaretlerde bulunmuştu.

ABD Yaptırımlar Rejimi, yaptırım listesinde adı yayınlana kişi, kurum ya da şirketlerin ABD’deki varlıklarına el konulması, seyahat yasağı ve ABD’li şirketlerle iş yapmasının yasaklanması gibi kısıtlamaları içeriyor. ABD mevzuatı çerçevesinde yaptırım listesinde adı yayınlana kişi, kurum ya da şirketlerin listeye konulma kararına itiraz hakkı ve kendilerinin kara listeden çıkarılmasını isteme hakkı bulunuyor. İtiraz hakkının konunun uzmanı profesyonel avukat desteğiyle kullanılması, listeden çıkarma işlemi ile sonuçlanabiliyor.

ABD ile Türkiye Ekonomik ve Ticari İlişkileri

ABD ile Türkiye ekonomik ve ticari ilişkilerinin, hukuki çerçevesini 1990 yılında yürürlüğe giren Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması; 1997’de yürürlüğe giren Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması ve 2000 yılında yürürlüğe giren Ticaret ve Yatırım Çerçeve Anlaşması (TIFA) teşkil etmektedir.

ABD ile Türkiye arasındaki ikili ticaret hacmi, otuz milyar dolar civarında gerçekleşmekte, Türkiye lehine ticaret fazlası kaydedilmekte ve ikili ticaret hacmindeki artış ivmesi sürmektedir. ABD ile Türkiye arasındaki ikili ticaret hacminin yüz milyar dolara çıkarılması yönünde ortak hedef mevcuttur. Türkiye’de ABD sermayesine sahip 2000’den fazla şirket bulunmakta, karşılıklı yatırımlar artmaya devam etmektedir.

Yaptırımlar

Yaptırımlar, devletlerin istenmeyen davranışlarını veya eylemlerini yeteri miktarda zararla, veya en azından hissedilir bir tehdit ile, önleme amacıyla yapılan girişimlerdir. Devletler, tarih boyunca siyasi, hukuki, ahlaki amaçlarla birbirlerine yaptırım uygulamışlardır. Soğuk Savaş sonrasında yaptırımlar uluslararası topluluğun ajandasında önemli yer tutmaya başlamış, bu dönemde Amerika Birleşik Devletleri de, belirli devletlere karşı tek taraflı yaptırımları hayata geçirmiştir. 11 Eylül sonrasında güvenlik veya insan hakları gerekçeleriyle 14 Aralık 2012 tarihinde yürürlüğe konulan ve halen uygulanan Küresel Magnitsky Yasası (Global Magnitsky Act, GMA) ve 2 Ağustos 2017 tarihinde yürürlüğe konulan ve halen uygulanan Amerika’nın Yaptırımlar Yoluyla Hasımlarıyla Mücadele Yasası (Countering America’s Adversaries Through Sanctions Act, CAATSA) kapsamında yeni yaptırımlar artan bir ivmeyle gündemdeki yerlerini korumaktadır.

Amaçları ve lafızları dikkate alındığında, GMA’nın ve CAATSA’nın, ABD yaptırım rejiminin güncel uygulanabilir hukuk düzenlemeleri olarak işlev gören asli enstrümanları olduğu söylenebilir. Ülkenin, diplomatik, siyasi ve askeri güç bileşenleri ile birlikte en az bu unsurlar kadar güçlü bir ‘hukuki silah’ olarak kullanıldıklarını iddia etmek de yanlış olmayacaktır. Bununla birlikte, sözkonusu yasal düzenlemelere dayandırılarak uygulamaya konulan yaptırımların hedef ülkelerin davranışını değiştirmede ne kadar başarılı oldukları tartışmalıdır.

Küresel Magnitsky Yasası (GMA)

GMA, Aralık 2012’de Obama Yönetimi tarafından Rus vergi avukatı Sergei Magnitsky’nin tutuklu bulunduğu cezaevinde hayatını kaybetmesi sonucunda olayda sorumluluğu olan Rus devlet görevlileri için getirilen bir yaptırım yasasıdır. Düzenlemeye 2016 yılından itibaren uluslararası geçerlik kazandırılmış, yasanın içeriği, insan hakları ihlalinde bulunan bütün ülkelerin vatandaşlarına ve kurumlarına yaptırım uyugulanmasına olanak verecek şekilde genişletilmiştir. GMA, Hazine Bakanı’na herhangi bir ülkenin vatandaşlarına ait varlıkların dondurulması; bu hareketin önceden haber verilmeksizin icraya konulması ve gerektiğinde Bakanlık izniyle kaldırılması yetkileri vermiş; böylelikle, ‘Yönetim erkinin takdirindeki güçlü bir silah’ halini almıştır. Yasa, 2016’dan sonra etkin bir biçimde Rusya dışında kalan ülkelerin kişi ve kurumlarına da uygulamaya koyulmuş, bu politika doğrultusunda Trump ve Biden Yönetimi pek çok yabancı devlet yetkilisine yaptırım getirmiştir.

Amerika’nın Yaptırımlar Yoluyla Hasımlarıyla Mücadele Yasası (CAATSA)

CAATSA, bölüm başlıklarından ve maddelerinden de anlaşılacağı gibi, esasen Rusya, İran ve Kuzey Kore’nin uluslararası barış ve güvenlik için oluşturdukları varsayılan tehditleri önlemek üzere hazırlanıp yürürlüğe konulmuştur.  

Yasanın politik gerekçelerle uygulanması, ABD dış politikasında belirgin bir sertleşmeye yol açmış ve Washington’ı zaman zaman geleneksel müttefikleriyle çözümü zor çatışma süreçlerine sürüklemiştir. NATO üyesi Türkiye’nin yüksek-irtifa hava savunma sistemi gereksinimi için Rusya’dan hazır alım yoluyla S-400 füzelerini satın almasının ardından, ABD 6 Nisan 2021’de CAATSA yaptırımlarını uygulamaya koymuştur. Yaptırım kapsamında, Türkiye’deki bir kurumun (Savunma Sanayii Başkanlığı) ABD’den ihracat lisansı almayacağı; ABD’nin ve bağlantılı olduğu uluslararası finans kuruluşlarının kredilerinden faydalanamayacağı; bu kurumda çalışan dört yöneticinin ise ABD’deki mal varlıklarının dondurulacağı ve vize kısıtlamalarına tabi olacakları hükme bağlanmıştır.

Yasama tarafından hazırlanıp Yürütme onayından geçtikten sonra yasalaşan yaptırım düzenlemelerinin uygulaması ve gözetilmesi Dışişleri Bakanlığı bürokrasisi içinde pek çok otorite tarafından gerçekleştiriliyorsa da, bu konudaki birincil sorumlu Hazine Bakanlığı’na bağlı Yabancı Varlıkların Kontrolü Ofisi’dir (Office of Foreign Assets Control, OFAC).

Yaptırım uygulanacak kişi ve kurumlar, OFAC tarafından hazırlanan ve sürekli güncellenen Özel Olarak Belirlenmiş Uyruklar ve Engellenen Kişiler (Specially Designated Nationals and Blocked Persons, SDN) listesinde açıklanmaktadır. Yaptırım süreci, Yürütme’nin genellikle nükleer, biyolojik ve kimyasal silahların yayılması veya olağandışı bir dış tehdidin varlığı durumunda bir Başkanlık Emri yayımlaması suretiyle başlatılmaktadır. Sözkonusu Başkanlık Emri, geçerlik süresi Başkan tarafından uzatılmadığı takdirde veya Kongre tarafından sonlandırılmadığı sürece, bir yıl uygulanabilmekte; ayrıca, Kongre, bu süre içinde yeni yaptırımlar uygulayan veya mevcut yaptırımları değiştiren farklı bir yasa da çıkarabilmektedir.

OFAC

ABD finansal yaptırımlarını ele alırken öne çıkan kurum, OFAC’tır. Türkçe’ye “Yabancı Varlıklar Kontrol Ofisi” diye çevirebileceğimiz İngilizce ismi “Office of Foreign Assets Control” olan birimin İngilizce isminin baş harflerinden OFAC kısaltması oluşuyor. OFAC, ABD Hazine Bakanlığı‘nın bir alt departmanı olarak ABD’nin ekonomik yaptırımlarının uygulanması, yönetimi ve bu yaptırımlar uyarınca uygulanacak idari para cezalarının belirlenmesinden sorumlu bir kurum. OFAC, söz konusu görevlerini yerine getirirken ABD’nin iç ve dış istihbarat kurumları ile yakın bir şekilde çalışarak ABD’nin dış politikası ve ulusal çıkarlarını koruyucu yaptırım programları geliştirmektedir.

OFAC, ABD Finansal Yaptırımlarının uygulanmasından sorumlu temel kurum olmakla birlikte, yaptırımların uygulamasında gündeme gelen adli suçlarla ilgili ABD Adalet Bakanlığı (US Department of Justice “DoJ”) ve mal ve hizmet ticaretine ilişkin kontrollerle ilgili ABD Ticaret Bakanlığı (US Department of Commerce, Bureau of Industry and Security (“BIS”)) gibi aktörlerde zaman zaman devrede olabilmektedir.

OFAC’ın ülkeleri, gerçek ve tüzel kişileri, organizasyonları hedefleyen birçok yaptırım programı mevcuttur. ABD’nin finansal yaptırım programları başlangıçta bir ülke ile yapılan tüm ticaret ve işlemleri yasaklayan ülke bazlı yaptırım programları olarak başladı. Ancak, ABD hükümetleri daha sonra belirli bir ülke veya rejimden ziyade liste bazlı olarak bilinen ve belirli kişi, kurum ve organizasyonları hedefleyen yaptırım programlarını uygulamaya aldı. Son yıllarda özellikle İran ve Rusya gibi ülkeler üzerinde uygulanan yaptırımlardan kaynaklanan ve ikincil yaptırımlar (secondary sanctions) olarak bilinen ABD’nin yaptırım uyguladığı kişi, kurum ve organizasyonlarla iş yapan üçüncü ülke vatandaş ve kurumlarını etkileyen yaptırım programları da devreye alınmaya başladı.

OFAC yaptırım program kategorileri

Ülke Bazlı Yaptırımlar (Country-Based Comprehensive Sanctions)

Ülke bazlı yaptırım programlarının içeriği ve yasakladıkları işlemler programdan programa değişse de genel olarak bu yaptırımlar ilgili ülkelerle yapılan;

  • Mal ticareti,
  • Hizmet ticareti,
  • Teknoloji transferi,
  • Finansal işlemler

işlem türlerini yasaklıyor.

Ülke bazlı yaptırımlardan bahsedince bu yaptırımlara istisna sağlayan Genel Lisans (General Licence) programlarından da bahsetmekte fayda var. Genel olarak yaptırım uygulanan her ülke bazında OFAC tarafından yayımlanan genel lisanslarla bu ülke ile yapılan belirli işlemlere yaptırımlardan istisna getiriliyor. Bu işlemlerde genellikle ilgili ülkelere sağlanan hukuk danışmanlıkları, kişisel iletişim, insani yardım ve internet üzerinden web siteleri ile bu ülkelere sağlanan bilgi hizmetlerine getirilen istisnalardan oluşuyor. Ancak, bu genel lisanslar ABD kişileri için geçerlidir. Üçüncü ülke vatandaşlarının OFAC’tan genel lisans alması pek mümkün olmuyır. OFAC’tan üçüncü bir ülke kişi veya kurumunun genel lisans alması dolaylı olarak OFAC listelerine dahil olunursa (listedeki kişinin şirketinizde %50 ve üzeri pay sahibi olması durumu gibi) bu listeden çıkmak için gündeme gelebilir.

Ülke bazlı olarak başlayan OFAC yaptırım programları; zamanla belirli kişi, kuruluş ve organizasyonları hedef alan liste bazlı yaptırım programlarına evrildiği gözlemlenmektedir.

Liste Bazlı Yaptırımlar (List-based sanctions)

OFAC’ın en sık ve geniş anlamda başvurduğu finansal yaptırım kategorisinin liste bazlı yaptırımlar olduğu ifade edilebilir. OFAC ya da ABD hükümeti liste bazlı yaptırımlarla ulusal güvenlik, ABD dış politikası, ABD ekonomik çıkarlarını tehdit eden kişileri listeye (SDN list) alıyor. OFAC düzenlemeleri, ABD kişilerinin SDN listesine alınan gerçek ve tüzel kişilerle işlem yapmasını yasaklıyor, bazı durumlarda ise (işlemin ABD içinde veya üzerinden gerçekleşmesi gibi) ABD kişilerinin listedeki kişilerin uhdelerinde bulunan mal varlıklarını bloke etmekle yükümlü kılıyor. Örneğin, muhabir bankacılık hizmeti veren ABD bankalarının nezdlerinde gerçekleşen bir işlemde SDN listesi bağlantısı bulmaları durumunda tutarı bloke ederek ödemeyi gerçekleştirmemeleri gerekmektedir.

Liste bazlı yaptırımlardan Programları

  • CAATSA Yaptırımları (Countering America’s Adversaries Through Sanctions Act of 2017) (Türkiye S-400 füzeleri alımında bu başlık altında liste bazlı yaptırım uygulanmasına maruz kalmıştır.
  • Uyuşturucu kaçakçılığına karşı yaptırımlar (Counter Narcotics Trafficking Sanctions),
  • Terörizme karşı yaptırımlar (Counter Terrorism Sanctions),
  • Siber güvenliğe ilişkin yaptırımlar (Cyber-related sanctions),
  • Global Magnitsky Yaptırımları,
  • Magnitsky Yaptırımları,
  • Kitle imha silahlarının yayılmasına karşı yaptırımlar (Non-proliferation sanctions),
  • İşlenmemiş elmas ticaretine karşı yaptırımlar (Rough Diamond Trade Controls),
  • Uluslararası Suç Örgütlerine karşı yaptırımlar (Transnational Criminal Organizations).

OFAC’ın SDN listesindeki kişi ve kurumlara OFAC internet sitesinde yer alan ekli linkteki arama ekranından ulaşmak mümkün. OFAC, ayrıca bu listenin .csv ve .xml gibi çeşitli formatlarda indirilmesine de izin veriyor. Gerek ABD kişileri gerekse de ABD dışında yerleşik uluslararası iş yapan şirketler ve her ölçekteki bankalar ve finansal kurumlar bu listelere erişim sağlayarak potansiyel bir müşteri ya da işlemin karşı tarafı bir kişiyle iş ilişkisine girmeden önce bu listede yer alıp almadığını kontrol etmeleri veya bu konuda danışmanlık hizmeti almaları tavsiye ederiz.

OFAC SDN Listesinde Olmanın Olası Sonuçları

Listeye alınan gerçek ve tüzel kişilerin ABD yargı (hükümranlık) alanındaki mal varlıkları bloke edilir.

ABD kişileri OFAC listesindeki kişilerin yanı sıra bu kişilerin doğrudan ya da dolaylı olarak %50’den fazla pay sahibi oldukları veya kontrol ettikleri tüzel kişilerle işlem yapamazlar.

ABD dışında üçüncü ülkelerdeki uluslararası ölçekte iş yapan şirketler ve uluslar arası veya yerel finansal kurumlar da gerek muhabirlik ilişkileri gibi iş bağlantıları gerekse de ABD piyasalarından sağladıkları fonlamalara ilişkin verdikleri taahhütler dolayısıyla OFAC listelerindeki kişilerle iş ilişkisine girmekten kaçınırlar.

Listede Yer Almadığı Halde Listede Yer Aldığı Kabul Edilenlere İlişkin %50 Kuralı

OFAC yaptırım kuralları uyarınca OFAC SDN listesinde yer alan kişi ve şirketlerin doğrudan veya dolaylı olarak %50’den fazla pay sahibi olduğu ortaklıkların da kendileri SDN listesinde yer almasalar dahi bu listelerde yer aldıkları kabul ediliyor ve bu tüzel kişilikler OFAC listesindeki kişilerle aynı yaptırım kurallarına (blokaj programına) tabi tutuluyorlar. Bu durum OFAC düzenlemelerinde yaygın olarak %50 kuralı olarak ifade edilmektedir.

Bu durumu bir örnek üzerinden açıklarsak. Örneğin, OFAC listesinde yer alan A kişisi, X şirketinde %50 paya sahip ise, X şirketinin mal varlıklarının da şirketin kendisi listede yer almasa dahi dondurulması gerekiyor. Bu kural dolaylı ortaklıklar için de geçerli. Yukarıdaki X şirketinin başka bir Y şirketinde %50 pay sahibi olduğunu düşünelim. Bu Y şirketi OFAC listesinde olmasa dahi listedeki kişilerle aynı kurallara tabi tutularak ABD yargı alanındaki mal varlıklarının bloke edilmesi ve ABD kişilerinin bu şirketlerle iş ilişkisine girmemeleri gerekiyor.

Bu tip tüzel kişilikler, OFAC listelerinde yer almadıkları halde yaptırım kapsamında oldukları kabul edildiğinden “shadow bloked entities” olarak da adlandırılmaktadırlar.

%50 kuralına ilişkin OFAC internet sitesinde geniş bir sıkça sorulan sorular (FAQ) külliyatı bulunmaktadır. Bu sıkça sorulan sorular ve cevapları dikkatlice incelendiğinde, SDN listesindeki kişilerin %50’dan az pay sahibi olduğu kişilerle işlem yaparken de dikkatli olunması gerektiği anlaşılıyor.

Sektörel Yaptırımlar (Sectoral Sanctions)

Sektörel yaptırımlar Rusya’nın, Ukrayna’nın bazı bölgelerini ilhak etmesiyle ABD’nın uygulamaya başladığı yeni bir yaptırım çeşidi. Ukrayna / Rusya yaptırımları özelinde; Rusya’nın, Ukrayna’nın bazı bölgelerini ilhak etmesiyle ABD ve Avrupa Birliği (AB)’nin eş zamanlı uygulama başladığı yaptırımlar Rusya’nın finans ve enerji sektörlerini hedefleyerek bu sektörlerdeki belirli firmalara belirli bir vadenin üzerinde finansman sağlanmasını veya ilgili şirket hisselerine, borçlanma araçlarına yatırım yapılmasını, bu sektörlere teknoloji transferi, yatırım, taşıma ve sigortacılık hizmetleri verilmesini yasaklamaktadır.

Hali hazırda Rusya ve Venezuela üzerinde uygulanan sektörel yaptırım programlarının, ülke bazlı yaptırımlarda olduğu gibi, istisnalarını düzenleyen geniş bir genel lisans programı mevcuttur. Bu çerçevede; normalde sektörel yaptırımlar çerçevesinde yasaklanan işlemlere genel lisans altında izin verilebilmekte ya da bu işlemlerin tasfiyesi (wind-down) için bir geçiş dönemi sağlanabilmektedir.

İkincil Yaptırımlar (Secondary Sanctions)

İkincil yaptırımlar da son yıllarda ve özellikle de İran ve Rusya ile ilgili olarak ortaya çıkan yeni bir yaptırım türüdür. Bu yaptırımlar yukarıda sayılan yaptırım programlarının aksine uyum yükümlülüğü açısından ülkemizdeki kişiler gibi özellikle ABD dışındaki üçüncü ülkelerde yerleşik kişileri ilgilendirmektedir. Örneğin ABD’nin yaptırım uyguladığı İran veya Rusya’daki kişi, kurum, kuruluş ve organizasyonlarla iş ilişkisine giren ABD dışındaki kişiler ikincil yaptırımların hedefi olabilmektedir.

Bu yaptırım programı çerçevesindeki risklerden bahsetmek için bir örnek vermek gerekirse: ABD dışında üçüncü bir ülkede yerleşik finansal kurum ile İran veya Rusya arasındaki işlemler önemli bir boyutta ise bu üçüncü ülkedeki finansal kurumun OFAC’a ikincil yaptırımlar uygulama konusunda yetki veren düzenlemeler kapsamında listeye alınması mümkündür. OFAC düzenlemeleri burada bir eşik vermese de işlemlerin önemli boyutta olmasını ve yabancı finansal kurumun bu işlemlere bilerek aracılık etmesi kriterlerinin göz önünde bulundurulmasını gerektiriyor.

Bir yabancı kurumun ikincil yaptırımlar kapsamında OFAC listelerine dahil edilmesi, bu kurumun ABD kişileri ile işlem yapmasının yasaklanması ve ABD bankalarının bu kurumun ABD’deki muhabir hesaplarını kullanmasını sınırlandırması anlamına geliyor. Bu anlamda ikincil yaptırımlara uyumsuzluğun parasal ceza olarak bir karşılığı olmasa da maruz kalınabilecek işlem kısıtlamalarının faturası bir parasal cezadan daha yüksek olabilir.

OFAC Yaptırımlarına Uyumsuzluk Durumunda Karşılaşılabilecek Parasal Cezalar 

Yaygın kanının aksine, OFAC’ın üçüncü ülkelerdeki kişilere; bu kişilerin ABD’de iştirak, şube veya temsilcilik gibi yapılanmaları olmasa dahi para cezası uygulama ihtimali bulunmaktadır. Diğer bir ifadeyle, ABD dışında yerleşik bir finansal kurumun belirli durumlarda OFAC’tan para cezası alma ihtimali vardır. Burada en sık karşılaşılabilecek durum ABD finansal sistemi üzerinden gerçekleşen para transferlerinde OFAC yaptırımlarına uyulmaması karşılığında alınabilecek para cezalarıdır.

ABD içinde veya ABD finansal sistemi üzerinden gerçekleşen tüm işlemler OFAC düzenlemelerine tabidir. ABD doları üzerinden tüm transfer işlemleri de aynı ülke arasındaki iki banka arasında gerçekleşse dahi işlemin takası ABD’de yerleşik muhabir bankalardaki hesaplar üzerinden gerçekleştiği için bu para transferlerinde (aynı ülkedeki başka bir bankaya yapılsa dahi) OFAC yaptırım programlarına uyum sağlanması gerekiyor. Bu işlemlerle OFAC’ın yaptırım uyguladığı ülke veya kişilerin varlıklarının başka kişiler üzerinden işlemler aracılığıyla olsa dahi transfer edildiğinin tespit edilmesi halinde OFAC’tan para cezası alınması söz konusu olabilmektedir.

OFAC idari para cezalarını uygularken işlemin önemlilik düzeyini (significant transaction) ve yaptırım programlarının bilerek aşılmak istenmesi (knowingly) gibi kriterleri göz önüne alarak karar verdiği için OFAC yaptırım programlarına aykırı olan ancak önemsiz ve farkında olunmadan yapılan her işlemin de para cezası ile sonuçlanacağını beklememek gerekir.

Olası bir durumda OFAC’tan alınabilecek idari para cezalarının miktarına ve söz konusu idari para cezaları uygulanırken izlenen prosedüre ilişkin kapsamlı bilgilendirme ve OFAC yaptırımlarına aykırılık halinde uygulanacak para cezasının nasıl hesaplanacağına ilişkin danışmanlık hizmeti almanızı tavsiye ederiz.

OFAC Yaptırım Listesine Girmek Riskinden Kaçınma Yolları

ABD Maliye Bakanlığı Ofisi of Foreign Assets Control (OFAC) yaptırım listesine girmemek için uyum süreçlerinde dikkat edilmesi gereken önemli hususlar şunlardır:

  • Yasal Güncellemeleri Takip Etme: OFAC yaptırım listeleri düzenli olarak güncellenir. Bu nedenle, güncel yaptırım listelerini ve yasal düzenlemeleri izlemek önemlidir.
  • Yaptırım Listelerini Kontrol Etme: Ticari ilişkilerde bulunulan kişiler veya kurumlar, işlem yapmadan önce OFAC’ın güncel yaptırım listelerini kontrol etmelidir. Bu liste, yaptırım uygulanan kişileri, kurumları ve ülkeleri içerir.
  • Risk Değerlendirmesi ve Kontrol Mekanizmaları: İlgili işletme veya kurum, müşterilerini, tedarikçilerini ve iş ortaklarını belirli risk kriterleri ve profiller doğrultusunda değerlendirmeli ve uygun kontrol mekanizmalarını uygulamalıdır.
  • Eğitim ve Farkındalık Oluşturma: Çalışanlara OFAC yaptırımları ve uyum süreçleri konusunda eğitim verilmelidir. Böylece, yaptırımlara uygun davranışlar sergilemeleri sağlanır.
  • Müşteri Doğrulama ve Arka Plan Kontrolü: Müşterilerin kimlik doğrulama süreçleri iyice gözden geçirilmeli ve arka plan kontrolleri yapılmalıdır. OFAC listesinde yer alan herhangi biriyle iş yapmaktan kaçınılmalıdır.
  • Uygunluk İzleme ve İhlal Bildirimi: İşletme, sürekli olarak işlemleri izlemeli ve uygunluk durumunu değerlendirmelidir. Herhangi bir ihlal durumunda, gerekli bildirimler ve düzeltici eylemler zamanında yapılmalıdır.
  • Uzman Danışmanlık Alımı: OFAC yaptırımları konusunda uzman hukukçulardan danışmanlık alınması önemlidir. Bu uzmanlar, işletmenin uygunluk süreçlerini denetler ve gerektiğinde iyileştirmeler yapılmasına yardımcı olur.

Bu hususlara dikkat edilerek, ABD Maliye Bakanlığı OFAC yaptırım listesine girmekten kaçınılabilir ve yasal uyumluluk sağlanabilir. Ancak her durum farklı olabilir, bu nedenle spesifik durumlar için uygun hukuki danışmanlık alınmalıdır.

Belirtilen konularda, hukuk büromuz uzman kadrosuyla danışmanlık hizmeti sunmaktadır. OFAC yaptırım listesine girmemek ve uyum süreçlerini sağlamak adına, işletmelerin ve kurumların gerekli yasal adımları atmasına rehberlik etmek için uzmanlarımız hazırdır. Müvekkillerimize, yasal güncellemeleri takip etmekten, yaptırım listelerini düzenli olarak kontrol etmeye, risk değerlendirmesi ve kontrol mekanizmaları oluşturmaya, uygunluk izleme süreçlerini uygulamaya ve gerektiğinde uygunluk ihlallerini bildirmeye kadar geniş bir yelpazede destek sağlamaktadır.

Yaptırım Listesinden Çıkmak için İtiraz ve Yargı Yolu

Beklenmeyen bir yaptırım ile karşılaşan kişi, kurum veya şirketler, OFAC yaptırım listesine alma kararına itiraz edebilme, kara listeden çıkarılmasını talep edebilmektedir. İtirazın konunun uzmanı profesyonel avukatlar tarafından yapılması ve delillere dayandırılması halinde olumlu sonuç alınabilmesi mümkün olabilmektedir. İdari itiraz yollarının tüketilmesinden sonuç alınamaması halinde ise, ABD federal mahkemelerde karara karşı dava açılabilmesi mümkündür.

ABD Maliye Bakanlığı OFAC yaptırım listesine girmiş bir kişi, kurum veya şirketin bu kara listeden çıkabilmesi için belirli prosedürler ve süreçler izlenmesi gerekir. Çıkış süreci aşağıdaki adımları içerir:

  • Başvuru ve İtiraz Süreci: İlgili kişi, kurum veya şirket OFAC yaptırım listesine girdiğinde, bu durumu OFAC’a itiraz edebilir. OFAC, itirazları değerlendirir ve gerekirse ilave belgeler veya bilgi talep eder.
  • Delil Sunma ve Gerekli Belgeleri Sağlama: OFAC, kişi veya kuruma çıkış için gerekli belgeleri sağlamalarını talep eder. Bu belgeler, yaptırım listesine girmelerine neden olan durumu çürütecek veya değiştirecek nitelikte olmalıdır.
  • İnceleme ve Değerlendirme: OFAC, sunulan delilleri ve sağlanan bilgileri inceleyerek, yaptırım listesinden çıkma talebinin uygunluğunu değerlendirir. Başvuruyu ve sunulan belgeleri titizlikle gözden geçirilmelidir.
  • Karar ve Bildirim: OFAC, inceleme sonucunda çıkış talebini onaylayabilir, reddedebilir veya ek bilgi talep edebilir. Karar, ilgili kişiye, kuruma veya şirkete yazılı olarak bildirilir.
  • Eğer Onaylanırsa: Eğer çıkış talebi onaylanırsa, ilgili kişi, kurum veya şirket yaptırım listesinden resmen çıkar ve bu bilgi kamuoyuna duyurulabilir.
  • Uygunluk Sağlama: Çıkış sonrasında, kişi, kurum veya şirket OFAC yasalarına ve yönergelerine uyum sağlamalı ve bu durumu sürdürmelidir.

Yaptırım listesinden çıkış süreci karmaşık ve hassas bir süreçtir. Kişi, kurum veya şirketlerin, uzman bir hukuk ekibiyle işbirliği yaparak bu süreci başarıyla tamamlamaları önemlidir. Ayrıca, OFAC yasalarına uygun şekilde hareket etmek ve gereken belgeleri eksiksiz sunmak büyük önem taşır.

Hukuk büromuz, belirtilen başvuru işlemleri sürecinde, ilgili kişi, kurum veya şirketlere ABD makamları nezdinde temsil hizmeti ve danışmanlık hizmeti sunmaktadır. OFAC yaptırım listesine giren ve bu kara listeden çıkmak için başvuruda bulunacak olan müvekkillerimizin, başvuru sürecini etkin bir şekilde yönetmeleri, gerekli belgeleri toplamaları ve uygun şekilde sunmaları için yanlarında yer almak önemlidir. Ayrıca, OFAC yasalarına uygun hareket etmeleri ve sürecin doğru şekilde ilerlemesi adına kişi, kurum ve şirketlere rehberlik etmek,  mutluluk kaynağımızdır.

Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar

Cezai ve hukuki sonuçlardan kaçınmak için, iş ve işlemlerinizde, hukuki ve ticari ilişkilerinizde belirtilen kapsamda güncel liste tabanlı (kişi bazlı – ülke bazlı vb.) yaptırım listelerini kontrol etmenizi öneririz. Bu listelerde yer alan taraflarla hukuki veya ticari bir ilişkiye girmemeniz önemlidir. Ayrıca, OFAC tarafından yayımlanmış olan Uyum Kılavuzlarına uyumlu faaliyet göstermek için bu alanda uzman avukat ve hukuk bürolarından danışmanlık almanızı tavsiye ederiz.

ABD’nin yaptırım yasalarının geniş bir uygulama alanı bulmasından dolayı, özellikle global yapıdaki şirketlerin veya ihracat-ithalat yapan şirketlerin herhangi bir beklenmeyen hukuki sonuçla karşılaşmaması adına, ABD Uyum Kılavuzlarına uygun faaliyet göstermek için gerekli hukuki adımları atmalarını ve gireceği ticari ilişkilerde bu kılavuzlarda tarif edilen denetim mekanizmalarını geliştirmelerini öneririz. Ayrıca, sınır ötesi ticaretlerinde ve sözleşmelerinde ABD’nin yaptırımlarına uyum taahhütleri içeren hükümler öngörmeleri gerekmektedir.

Yukarıda bahsi geçen konularla ilgili herhangi bir sorunuz veya ihtiyacınız olursa, lütfen bizimle iletişime geçmekten çekinmeyiniz.

/ Ceza Hukuku, Görüşler / Düşünceler, Görüşler / Düşünceler / Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Comments

No comments yet.

Yanıtla